27 Haziran 2012 Çarşamba

Dünyanın Merkezi

Dünyanın merkezi, ortası doğuyu batıya, kuzeyi güneye bağlayan neresidir. Asya, Avrupa ve Afrika gibi üç kıtayı birbirine bağlayan veya hepsinin birleştiği yer neresidir. Zengin enerji kaynaklarının, tarihin barındırdığı en eski, en çok uzun süren ve bugüne gelmemizi hızlandıran uygarlıkların, dünyaya hakim üç büyük dinlerin merkezi neresidir.

Orta doğu'dur.

Günümüzün en karışık ve en hareketli olduğu yer de burasıdır.

Merkeze dıştan bir basınç varken, merkezden dışa doğru bir basınç oluşmuş durumda.

Tüm dünyanın gözü, kulağı politik olarak burada. Araç, maşa, piyon hareketleri de artmış durumda.

Temsilci, müşteri, sistemdaş, yandaş çekme, şekillendirme çalışmaları sürüyor. Ve bütün bunlar halklara rağmen yapılmak isteniyor.

İran ve Irak savaşını hatırlayalım. Yıllarca süren bu savaş iki ülkenin gelişimini durdurma, silahlanmaya para harcama, bir çok insanını kaybetme gibi çok kötü sonuçlara götürdü.

Bir çok hasılat rekoru kırmış sinemaları birer masalvari gibi izledik. Halbuki bu flimler bizleri dünyadaki oynanan oyunlara dikkatimizi çekmek istiyordu. "Yüzüklerin efendisi " " Avatar "  " Transformers" tabi ki kendi tarafının iyi karşısındakinin kötü olarak tanıtıldığı propagandasıyla sunularak.

Video oyunlarındaki hangi içerikler en popüler olanları ?  Tabi ki her türlü silahın kullanıldığı, tüm zamanlarda geçen savaş oyunları. Temel içgüdülerden olan saldır ya da kaç ikilemin canlı tutulmaya çalışıldığı ve gerçeği olunca da ya kayıtsız kalınacağı ya da gönüllü olabileceği tezine hazırlamak için.

Rahatlama aracı olarak da diğer temel içgüdü olan cinselliğin öne sürülmesi.

Buyrun size zombi nesilleri. Bu arada zombi flimlerinin çok seyredilmesi de korkularımızı köreltmek, kararsızlaştırmak, kendimiz ve çevremizden benzer yanlar bulunduğunu hissetmek olabilir.

İnsanın doğa içinde varolma ve gelişme çabasının araç ve silah kullanarak olduğunu göz önüne alırsak kendi sonununda bunlardan olabileceğini göz önünde bulundurmalıyız.

Bilgisayar, internet ilk ne için yapılmıştı hatırlayalım, şimdi en çok ne için kullanılıyor onu düşünelim.

Merkezden dışa savrulma ve tekrar merkeze yönelme döngüsünü izliyoruz bugün. Politik, ekonomik ve güç dengelerini merkeze yönelmesi süreci. Dünyanın merkezi Ortadoğuda buluşuyor.

Tarihteki sosyalizm denemelerinin başarısızlığı yönetimin kendini sürekli başta tutmaya çalışırken halkın özgürlüklerini kısıtlamasıydı.

Kapitalist denemelerini başarızlığı ise sosyalleşmeyi bitiren bireyselliği çok yükseklere çıkarması ve herşeyi paraya endekslemesi, geleceğini ekonomik sömürge ve savaş üzerine kurması üzerine olduğu söylenebilir. Özgürlüğe, demokrasiye, adalet ve eşitliğe çok vurgu yaparken,  halkını geleceğe dair toz pembe hayallerle, vaatlerle oyalaması. Uygulamada ise herşeyin ekonomik planlara göre yapılması. Kanun, ekonomi ve silah üçlüsünün halktan da değerli olması prensibini taşıması.

Özkan Salman




































11 Haziran 2012 Pazartesi

Dünya Seyir Defteri

Bireysel gündemlerimiz bizleri sürekli meşgul etmekte. Yapılacaklar, istekler, planlarımız, kaçınacaklarımız, kurallarımız, prensiplerimiz, hayal ve umutlarımız, alışkanlıklarımız, hedeflerimiz, korkularımız, endişelerimiz gibi daha bir çok konuyla dolu listelerimiz zihinlerimizi meşgul ediyor. Küçük dünyamızda yaşayıp gidiyoruz. Çalışmak, okumak, geliri yüksek bir meslek edinmek, kendi işini büyütmek, ekonomik olarak zenginleşmek, evlenmek, çocuk sahibi olmak ve onları iyi yetiştirmek, iyi vakit geçirmek, sevdiklerimizle birlikte olmak, plan projelerle, sanatla, siyasetle uğraşmak, hobilerimiz, zaaflarımız bireysel gündemimizi belirlemekte.

Zihin şablon veya haritamız nasıl çalışıyor ?  Dünya nüfusunun yüzde doksan dokuzunun zihin haritası bireysel ilişkiler üzerine kurulu olduğunu tahmin ediyorum. Ben ve o, onlar veya şu, bu gibi kişisel ilişki temeline dayalı düşünce kalıplarıyla dolu zihinler. Tabi ki bendeniz de bu temel insani düşünce ve davranışlardan muaf sayılmam elbette. Fakat ne zaman ki bu kalabalık trafikten bir an çıkıp insanlık, dünya gündemine geçtiğim anda kendimi şanslı ve mutlu hissederim. Şimdi gelelim dünya seyir defterine; 

Dünyada neler oluyor, nereye gidiyoruz. Hangi çağda ve aşamadayız. Teknoloji, uzay, bilgi çağlarını yaşıyoruz.
İnsanlığın gelişimini en iyi değerlendirmenin yolu sahip olduğu bilgi ve kullandığı araç, sistemlerle olur. Birde Nüfus çoğunluğunun hayata nasıl baktığı üzerine olur, mutlu mu, uyumlu ve rahat mı. Yani hayatından memnun mu. 

Meşhur dizi ve sinema olan "Uzay Yolu" daki kaptan körk'ün  kayıt ederken söylediği sözler zihnimde canlılığını koruyor "Burası atılgan uzay gemisi, kaptanın seyir defteri... " sözleri kulaklarımda hep çınlıyor konu dünya olunca. 

" Burası dünya, İnsanlığın dünya seyir defteri..." şeklinde değişmiş olarak.

Biraz bireysel ve küçük dünyasından çıkıp geniş ve büyük dünya gündemine göz atıp değerlendirebilenlere, zihinlerinde yer açanlara ne mutlu diyorum.