Postmodernzim küreselizmdir. Küresel zamanlarda yaşıyoruz. Yeryüzünde bireysel ve toplumsal olarak ne olup bittiğinden tüm dünya insanların haberdar olduğu ve tepki gösterdiği zamanlardayız. Modern hayatın tüm dünyaya yayılmaya başladığı dönemlerdeyiz.
Modern yaşam, felsefik anlamda, kent insanın doğa karşısında kendine ait bir koza oluşturması ve bu kozasında rahat ve iyi yaşamasıdır. Çamurlu topraklara basmadığı, kar engeline takılmadığı, hızla seyahat edebildiği, hızla haberleşebileceği, düzenli bir yaşam oluşturabildiği, bakteri, virüs, haşere, kemirgenlere karşı korunabildiği, uzun dönem planlamalar yapabildiği, ömrünü nasıl yaşayabileceğini planlayabildiği, sanata, bilime, eğitime kolayca ulaşabildiği, düzenli çalışabildiği, özel bir hayat yaşayabildiği yaşamdır, modern yaşam.
Küresel yaşam aşamasında ise neler değişmektedir.
Dünyanın bir kısmı modern yaşarken diğer kısımları modern olma yolunda ilerlemektedir. Batı, modern zamanları yaşarken diğer ülkeler modern yaşamı ülkelerinde oluşturmaya çalışmaktadırlar.
Modern yaşam batıda ikinci dünya savaşından sonra başlamıştır. Altyapıyı oluşturacak bilgi ve tecrübe bulunmaktaydı.
Modern yaşam önce altyapıdan başlamaktadır. Yol, su, elektrik, ulaşım, konutlar, kurumlar, yönetim sistemi ve işleyişi, hizmet, üretim, ticaretin kolaylaşması, ihtiyaçları giderecek tercihlerin artması, sanatın, bilimin, teknolojinin yaygınlaşmasıyla devam etmektedir.
Modern yaşamın temeli iyi bir belediyecilikle oluşmaktadır. Alt yapının oluşumundan sonra insanların bu güzel ortamda mutlu yaşayabileceği bir kültür oluşturma aşaması gelmektedir. Kent insanı mutlu olmalıdır, modern yaşam standardına ulaştığında.
Modern yaşamda üst yapı insan mutluluğudur. Sakin, düzenli, keyifli bir yaşam sürme isteğidir. Eğlenmek, iyi ilişkiler kurmak ve sürdürmek. Mutlu kalabalıkların arasında dolaşmak, sanatla iç içe olmak, çocuklarının iyi bir geleceğini olduğunu düşünmek, ailesiyle mutlu olmak, tüm yeryüzü insanların da aynı mutluluğa ulaşmasını dileyip kendince ufak bir katkıda bulunmak.
Öyle olması gerekirken neden olunamıyor ?
Çünkü kentlerin enerji ihtiyacı bulunmakta doğal gaz, petrol ürünleri, elektrik gibi. İhtiyacı karşılayacak enerji miktarı yeterli bulunmamaktadır. Çözüm modern olmaya çalışan ve henüz enerjiyi en üst düzeyde kullanmayan, altyapısını oluşturmakla meşgul olan ve üst yapıya ulaşamamış ülkelerden bu enerjiyi almak gerekmektedir. Almanın iki yolu bulunmaktadır. Birinci yol en adil olan yoldur, satın almak, bir çok ülkenin yaptığı budur. İkinci yol ise adil olmayan yollardır. İnsan insanın kurdu tavrıdır.
Küresel yaşam postmodernizmdir. Modern yaşamın altyapısını tamamlamış ülkeler ile tamamlamaya çalışanların yüz yüze olduğu, özel hayatların azaldığı, sakinliğin yerini rekabete bıraktığı, bireyin basitliği, insanın değersizliği gibi yanlış yargılara götürdüğü zamanlardır. Modern yaşamı yeterli bulmayıp lüks yaşamı isteğini kışkırtan bir yapısı bulunmaktadır. Kalabalıklar içinde mutlu olamayan fil dişi kulesinde veya malikanelerde kendini değerli hale getirebileceği hissi oluşuyor insanlarda. Modern yaşamı yeterli bulmayıp özel lüks yaşamı hayal edenler artıyor, küresel yaşam tarzında.Haykırmak istiyorlar adeta "Ben değersiz değilim, bakın kalabalıklardan uzakta her olanağım bulunmakta, krallar, kraliçeler gibiyim, onlar gibi yaşıyorum. Evet ben özel ve önemli biriyim". Ülke nüfusuna göre şekillenmiş zihinler tüm dünya nüfusu karşısında kendini değersiz bulma yanılgısına düşebilmektedirler. Tıpkı bir çok düşünürün evren karşısında dünyanın küçüklüğünü ve önemsizliğini düşünme aşamasına ulaşması gibi. Sekiz milyon nüfuslu ülke insanlarının birden sekiz milyar insanca düşünmeye başlaması gibi bir olay. Bir milyar nüfuslu ülkelerin sekiz katı nüfusu düşünmesi gibi.
Enerji kaynakları bol bulunup bundan tam yararlanamayan ülkelere bakınız. Hem kendileri tam kullanamıyor, hem de küresel olarak satamıyorlar.
Küresel yaşamda korkularımız artabilir, modern yaşamımızın kaybolması korkusu başta olmak üzere, dünya barışın korunamaması, modern yaşama ulaşıp da onu sindirememiş ülkelerin çıkaracağı mızıkçılığın rahatsızlığını hissetme korkusu gibi.
Küresel yaşamda mal, hizmetin dolaşımı hızlı ve kolay olurken insanın dolaşımında turist, sermaye, beyin göçü desteklenirken vatandaşlık için göçmen, iltica ve sığınma olgularına direnç bulunmaktadır. Küresel yaşamda insan dolaşımı duvarlarla, sınırlarla engellenemez olması doğallığından gelmektedir. Doğa türlerin kaynaşmasını ister. Türlerin çeşitliliği canlılığın varlığını koruması, bağışıklığı için gerekli olduğu genlerde yazılıdır.
Modern yaşam insanlığın mutluluk standardıdır. Modern yaşam içinde lüks yaşayıp da bunu diğer insanlara hava atmak için kullananlar ise modern yaşamın özünü anlayamamış veya küçümsemiş sistemle savaşıp kazandığını göstermek isteyen kişilerdir.
Kimileri de modern yaşamda zenginliği yakalamış bunu gizli toplum mühendisliği için kullanmaktalar. Kar amaçlarını devam ettirmek adına klasik müşteriye reklam yapıp onu beklemek yerine, müşterilerin yanlarına temsilcilerini gönderip onların alışveriş etmesini zorunlu hale getirmek için çalışmaktadırlar.
İdeal olan ümidimiz küresel yaşamın, modern yaşamın küresel olarak yaşanmasına devam etmesidir. Modern alt ve üst yapıyı tamamlamış ülkelerin tüm dünya ülkelerinin modern yaşam seviyesine gelmesini istemesi, yardım etmesi, rekabeti hayvancıl değil insancıl yöntemlerle devam ettirmesidir.
Küresel yaşamı, modern ötesi değil, modern yaşamanın yeryüzünde tamamlanması şeklinde görmeyi ümit ediyorum, benim gibi düşünenler açısından ümit ediyoruz.
Modern yaşam, felsefik anlamda, kent insanın doğa karşısında kendine ait bir koza oluşturması ve bu kozasında rahat ve iyi yaşamasıdır. Çamurlu topraklara basmadığı, kar engeline takılmadığı, hızla seyahat edebildiği, hızla haberleşebileceği, düzenli bir yaşam oluşturabildiği, bakteri, virüs, haşere, kemirgenlere karşı korunabildiği, uzun dönem planlamalar yapabildiği, ömrünü nasıl yaşayabileceğini planlayabildiği, sanata, bilime, eğitime kolayca ulaşabildiği, düzenli çalışabildiği, özel bir hayat yaşayabildiği yaşamdır, modern yaşam.
Küresel yaşam aşamasında ise neler değişmektedir.
Dünyanın bir kısmı modern yaşarken diğer kısımları modern olma yolunda ilerlemektedir. Batı, modern zamanları yaşarken diğer ülkeler modern yaşamı ülkelerinde oluşturmaya çalışmaktadırlar.
Modern yaşam batıda ikinci dünya savaşından sonra başlamıştır. Altyapıyı oluşturacak bilgi ve tecrübe bulunmaktaydı.
Modern yaşam önce altyapıdan başlamaktadır. Yol, su, elektrik, ulaşım, konutlar, kurumlar, yönetim sistemi ve işleyişi, hizmet, üretim, ticaretin kolaylaşması, ihtiyaçları giderecek tercihlerin artması, sanatın, bilimin, teknolojinin yaygınlaşmasıyla devam etmektedir.
Modern yaşamın temeli iyi bir belediyecilikle oluşmaktadır. Alt yapının oluşumundan sonra insanların bu güzel ortamda mutlu yaşayabileceği bir kültür oluşturma aşaması gelmektedir. Kent insanı mutlu olmalıdır, modern yaşam standardına ulaştığında.
Modern yaşamda üst yapı insan mutluluğudur. Sakin, düzenli, keyifli bir yaşam sürme isteğidir. Eğlenmek, iyi ilişkiler kurmak ve sürdürmek. Mutlu kalabalıkların arasında dolaşmak, sanatla iç içe olmak, çocuklarının iyi bir geleceğini olduğunu düşünmek, ailesiyle mutlu olmak, tüm yeryüzü insanların da aynı mutluluğa ulaşmasını dileyip kendince ufak bir katkıda bulunmak.
Öyle olması gerekirken neden olunamıyor ?
Çünkü kentlerin enerji ihtiyacı bulunmakta doğal gaz, petrol ürünleri, elektrik gibi. İhtiyacı karşılayacak enerji miktarı yeterli bulunmamaktadır. Çözüm modern olmaya çalışan ve henüz enerjiyi en üst düzeyde kullanmayan, altyapısını oluşturmakla meşgul olan ve üst yapıya ulaşamamış ülkelerden bu enerjiyi almak gerekmektedir. Almanın iki yolu bulunmaktadır. Birinci yol en adil olan yoldur, satın almak, bir çok ülkenin yaptığı budur. İkinci yol ise adil olmayan yollardır. İnsan insanın kurdu tavrıdır.
Küresel yaşam postmodernizmdir. Modern yaşamın altyapısını tamamlamış ülkeler ile tamamlamaya çalışanların yüz yüze olduğu, özel hayatların azaldığı, sakinliğin yerini rekabete bıraktığı, bireyin basitliği, insanın değersizliği gibi yanlış yargılara götürdüğü zamanlardır. Modern yaşamı yeterli bulmayıp lüks yaşamı isteğini kışkırtan bir yapısı bulunmaktadır. Kalabalıklar içinde mutlu olamayan fil dişi kulesinde veya malikanelerde kendini değerli hale getirebileceği hissi oluşuyor insanlarda. Modern yaşamı yeterli bulmayıp özel lüks yaşamı hayal edenler artıyor, küresel yaşam tarzında.Haykırmak istiyorlar adeta "Ben değersiz değilim, bakın kalabalıklardan uzakta her olanağım bulunmakta, krallar, kraliçeler gibiyim, onlar gibi yaşıyorum. Evet ben özel ve önemli biriyim". Ülke nüfusuna göre şekillenmiş zihinler tüm dünya nüfusu karşısında kendini değersiz bulma yanılgısına düşebilmektedirler. Tıpkı bir çok düşünürün evren karşısında dünyanın küçüklüğünü ve önemsizliğini düşünme aşamasına ulaşması gibi. Sekiz milyon nüfuslu ülke insanlarının birden sekiz milyar insanca düşünmeye başlaması gibi bir olay. Bir milyar nüfuslu ülkelerin sekiz katı nüfusu düşünmesi gibi.
Enerji kaynakları bol bulunup bundan tam yararlanamayan ülkelere bakınız. Hem kendileri tam kullanamıyor, hem de küresel olarak satamıyorlar.
Küresel yaşamda korkularımız artabilir, modern yaşamımızın kaybolması korkusu başta olmak üzere, dünya barışın korunamaması, modern yaşama ulaşıp da onu sindirememiş ülkelerin çıkaracağı mızıkçılığın rahatsızlığını hissetme korkusu gibi.
Küresel yaşamda mal, hizmetin dolaşımı hızlı ve kolay olurken insanın dolaşımında turist, sermaye, beyin göçü desteklenirken vatandaşlık için göçmen, iltica ve sığınma olgularına direnç bulunmaktadır. Küresel yaşamda insan dolaşımı duvarlarla, sınırlarla engellenemez olması doğallığından gelmektedir. Doğa türlerin kaynaşmasını ister. Türlerin çeşitliliği canlılığın varlığını koruması, bağışıklığı için gerekli olduğu genlerde yazılıdır.
Modern yaşam insanlığın mutluluk standardıdır. Modern yaşam içinde lüks yaşayıp da bunu diğer insanlara hava atmak için kullananlar ise modern yaşamın özünü anlayamamış veya küçümsemiş sistemle savaşıp kazandığını göstermek isteyen kişilerdir.
Kimileri de modern yaşamda zenginliği yakalamış bunu gizli toplum mühendisliği için kullanmaktalar. Kar amaçlarını devam ettirmek adına klasik müşteriye reklam yapıp onu beklemek yerine, müşterilerin yanlarına temsilcilerini gönderip onların alışveriş etmesini zorunlu hale getirmek için çalışmaktadırlar.
İdeal olan ümidimiz küresel yaşamın, modern yaşamın küresel olarak yaşanmasına devam etmesidir. Modern alt ve üst yapıyı tamamlamış ülkelerin tüm dünya ülkelerinin modern yaşam seviyesine gelmesini istemesi, yardım etmesi, rekabeti hayvancıl değil insancıl yöntemlerle devam ettirmesidir.
Küresel yaşamı, modern ötesi değil, modern yaşamanın yeryüzünde tamamlanması şeklinde görmeyi ümit ediyorum, benim gibi düşünenler açısından ümit ediyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder