Türkiye Küreselleşirken

Türkiye Küreselleşirken
Ülkemizde, kitlelerin aynı sözlerin söyleyene göre farklılaşmasını görüyoruz.

12 Mayıs 2013 Pazar

Bireyler ve Devletler

Canlı organizma küçük ölçekte iken bölünerek çoğalırken, büyümüş hale geçince bu davranışı bırakıp eşeyli üreme yoluna gittiği görülmektedir. Boyutu büyüdüğünde bölünerek çoğalma ve üreme zorluğu ortadadır. Çok miktarda hücreler birleşerek dokulara, dokular organlara, organlarda vücudu meydana getirmektedir. Böyle oluşmuş bir canlının kendini bölerek çoğalmaya çalışması alıştığı ve bildiği tek ve küçük halindeki kadar başarılı, sürekli olamayacağını belirlediğinden olabilir. Tabi ki bu davranış şeklinin dünyamızın şartlarıyla ilgisi olabilir. Klonlama çabaları yine de küçük boyutta bölünmeyle başladığını düşünürsek büyük bölünmeye bir örnek davranış şekli olmadığı ortadadır.

Bireyler aileleri, aileler, mahalleyi, köyü, mahalleler, köyler ilçeyi, ilçeler şehirleri, şehirler seçim bölgelerini seçim bölgeleri de seçimle yasama ve yürütmeyi oluştururlar. Yani devletin en önemli bölümünü, bir insan vücudunda beyin ne ise yasama ve yürütme o dur.

Devletlerin devletlerle nasıl davranış içine girdiğini, bireylerinkiyle kıyaslamak ve karşılaştırmak.

Bireyler sağlıklı olmak ister, mutlu olmak, zengin olmak isterler. Aile kurup ailesinin varlıklı, sağlıklı ve mutlu devam etmesini isterler.Kendileri için istediklerini çocukları ve onların çocukları içinde isterler. İşleriyle zenginleşen ve büyüyen bireyler ülke dışına açılırlar bir çok ülkede iş yapmaya çalışırlar. Küresel bazda diğer kültür ve iş merkezi bireyleriyle ilişkileri olur. Buyrun size dünya insanı. Küresel birey, insan, aile.

Devletler ise doğuştan küreseldir.Tabiatlarında bu vardır. Diğer dünya devletleriyle, kültürel, iş, sosyal vb. bir çok alanda bağlantı kurma potansiyelini taşır. Yeni çağda bireyler karıncanın esnekliği devletlerin ise ağaçların sabitliği gibi yaşaması yeryüzünde barışı sağlayabileceği bir model olabilir. Sistemler kullanılabildiği sürece sabittirler. Devletler de insana göre sabit kalırlar.

Devlet halkının adil ve güven içinde sağlıklı, işinde eğitiminde olmasını sağlamaya çalışır. Devlet ile halk birbirinden bağımsız olamaz. Devlet bir sistem onu yöneten yine halkın seçtiği temsilcilerdir.

Devletlerin sistem temeli hala denenmektedir. Tarihte bir çok şekillerini ortaya çıkmış ve tecrübe edinilmiştir. Hala bu süreç devam etmektedir.

İktidarı on yıllarca aynı kalan bir devlet sistemi ile iktidarı perde arkasından on yıllarca yöneten bir devlet sisteminin birbirinden farkı azdır. Bu şartlarda kominizm, sosyal kapitalizm ve liberal kapitalizm sistemleriyle yönetilen devletlerin birbirinden fazlaca farkları yoktur.

Devletlerin devletlere, bireylerin bireylerle davranış şeklindeki gibi yaklaşmasının hata olduğunu tarih bize anlatmaktadır.Dünya devlet liderleri insanlık adına karar verirler, günü kurtaran, kıskanç, bencil  bireyler gibi değil. Üretimde ve tüketimde birbiriyle yarışan karınca kararınca olan bir birey gibi davranmamaya dikkat etmeliler. Devlet İhale peşinde koşan, silahlarını, ilaçlarını, enerjilerini pazarlamaya çalışan holding yöneticilerinden farklı olmalıdır. Zenginliğine zenginlik, gücüne güç katmaya çalışan bireyler gibi davranmaktan  kaçınmalıdır. Devlet toplumunun işleyişini adil, güven içinde sağlamak ve sürdürmek birinci görevidir. Elbette uluslararası düzenin ve işleyişinin en iyi şartlarda olmasına çalışacaktır. Bir devletin en iyi olmak bir yana dünyayı yönetmeye çalışmak ve bunu sağlamak adına bir bireyin her türlü bencilce davranışlarını sergilemesi  o devletin sistemini ya da yönetenlerini kendi içinde ve dünya genelinde sorgulanmasını getirir. Bu davranış şekliyle ne yaparsa yapsın hep hatalara düşecek ve bu hatalar da gerileme sürecini başlatacaktır.

Marjinal yönetime ulaşmış bir devlet bu sürecini aynı noktada tutmaya çalışmalıdır. Marjinal noktasını saptayamayıp hala grafiğini yükseltmeye çalışması boşlukta kalmasına yol açacaktır. Sonrası hem insan hem de doğa kanunlarına göre düşüştür.

Sonuç: Devletin davranışı bir birey gibi olamaz. Devlet insanlık için, insan kendisi ve ailesi için yaşar.

Özkan Salman 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı

     Ülkemizin kuruluş ve gelişme planları uluslar arası küresel gelişmiş bir ülke olmak, vatandaşları ile refah ve insanca yaşama idealinde...