Küreselleşme hızla devam ederken, pandemi olumsuz etkileri yavaş yavaş kaybolmaya devam etmektedir. Uluslararası mal, hizmet ve meslek transferlerin arttığını, üretim, tüketim ve fiyat miktarlarının bir denge arayışının da devam ettiğini görmekteyiz.
Pandeminin ortaya çıkardığı üretim eksilmesi ve tüketim artışı küresel olarak enflasyona yol açmış, üretim, tüketim ve fiyat istikrarını bozmuş olması küresel piyasalarda güven bulanımı ve telaşını ortaya çıkarmıştır.
Bu hareketliliğe bir de balkan krizi eklenince gelecek istikrar planlarına ait bir belirsizlik endişesi ortaya çıkmıştır. Dolayısı ile tarihsel ekonomik kriz dalgasının geleceği ve küresel olarak yayılacağı piyasalara hakim olmuştur.
Bir ekonomist gözünden değil bir felsefeci gözünden olayların gelişmesini şöyle değerlendirebiliriz.
Pandemi ile birey ve toplum yaşamları küresel olarak eşitlenmiştir. Modern yaşamın standart olarak küresel yayılma süreci başlamış olması ekonomiden alınan pay oranlarını yeni bir aşamaya geçirmiştir. Bu hareketlilik ekonominin birey ve toplum yaşamında amaçlar ve gelecek hedefler açısından birinci sıraya alındığının göstergesi olabilir.
Pandeminin verdiği uzun süre evde bulunma zorunluluğu, birey ve toplumların küresel olarak aynı kozmolojik zamanlarda bulunurken, beden ve zihin olarak da zamanların yakınlaşmasını sağlamış bunda en büyük payı iletişim teknolojileri sağlamıştır.
Pandeminin geçen yüzyıllarda olması birey ve toplum gelişimlerinin durdurulması ve hatta negatif denemelere ilerlemesine doğru evrilirken çağımızdaki teknolojik gelişmeler pandemi olumsuz etkilerini adeta küresel gelişimin hızlanmasına bir dinamo, hızlandırıcı etkisi olmuştur.
Yaşadığımız balkan krizi geçen yüzyılda yaşanmış olsa idi, krize ait haberleşmelerin gizlilik, manipüle, provatif ve kışkırtma, savaşa çekme ve küresel yayılma planları olarak uygulanması yönünden küresel bir üçüncü dünya savaşının önüne geçilemezdi.
İletişim teknolojileri sayesinde doğru, gerçek, kaynağından görüntülü ve sesli haberleri anında küresel olarak alınarak, sürecin nasıl ilerlediği takip edilmektedir. Krizin bitmesini, barışın sağlanmasını küresel olarak her kesimin isteği olduğu göz önüne alındığında bu sürecin devam etmeyeceğini, biteceğini beklemekteyiz.
Yaratılmaya çalışan suni gündem ve olayların amacına ulaşamayacağı bir döneme girmek üzereyiz.
Birey ve toplumlar geçen yüzyıldan bu yana ülke yönetimlerin ve ticaret üyelerinin kendi planları için oluşturdukları yüzlerce suni gündem ve olaylarına bağışıklık sağlamış görünmektedirler.
Terörden başlayan kıyamet senaryolarıyla devam eden post-modern-truth, tarihin sonu, medeniyetler çatışması senaryolarının küreselleşmeyi geciktirme tüm çaba ve çalışmaları etkisiz kalmıştır.
Bu süreç engellenemez ve durdurulamaz bir özellikte kimsenin yönetemediği bir şekilde ilerlemektedir.
Tür bilincinin gelişmesi küresel olarak hızla ilerlerken bunu göremeyenler, hızla giden bir trene atlayıp treni yavaşlatma gibi olanaksız bir hayal kurma halindedirler. Böyle hayalleri olanlar ne bu yazıyı okuyacaklar ne de amaçlarından vazgeçeceklerdir. Hiç olmaz ise bu kişilere trenin dışında değil, trenin içinde olmalarını tavsiyemiz ulaşır belki bir kuş haberi ile.
Artık tarihsel ve klasik yöntemlerin işlemeyeceği dönemlere doğru ilerliyoruz. Felsefeden çıktık edebiyata doğru ilerledik. Burada duralım bari. Bu hızla bir meydan bulup retorik yapmaya başlamadan ara verelim. Küreselleşme günlüne bugünlük.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder