4 Şubat 2024 Pazar

Türkiye'nin Yüz Yılı -2


 

İlkeler : Toplumların yaşam süreçlerinde bireylerin psikolojisine benzer fakat miktarca çok ve yoğun olan, uzun zamana dayalı bilinç (günlük şimdiki, yakın ve geniş zaman yaşantısı), bilinçaltı (Geçmişten gelen, gelenek, görenek, adet, ritüel, ailesel, ırksal ve inançlar, milliyetçilikler toplamı), bilinçüstü (Küresel toplumların tümü, insanlık olgusu, tür bilinci) özellikleri bulunmaktadır. 

Türkiye'nin Yüz yılı

Ülkemizin ilk yıllarından başlayan devletimiz ulusal planı seküler, modern, çağdaş bir ülke olmak, ABD, AB, Rusya olmak üzere diğer dünya ülkeleri ile dengeli dış siyasetini yürütmek amacıyla gelişmesini hızlandırmak ve kendi içinde bulunduğu yeni ve eksik durum ile gelişmiş ülkelere karşı geri kalmışlığını kapatmaktı. 

Bu nedenle modern zamanların gerektirdiği gibi din ve imparatorluk olgularını baskı altına alarak bilinç altına atmak zorunda kaldı. 

Günümüze gelene kadar ki süreçlerde dış ülkelerin gizli ve açık baskılarını karşılamaya, onların olumsuz olabilecek planlarını en az zararla atlatmaya çalıştı. Dengeli siyaseti ile ne bir Japonya gibi hızla gelişme hamlesine girebildi, ne de Afrika ve Güney Amerika ülkeleri gibi sürekli bir karmaşa ve karışıklığın içinde kaldı. 

Son yirmi yılına gelene kadar toplumsal bilinci oluşturmaya ve üst bilincini arttırmaya çalıştı. Fakat bu bilinçte ilerleme aşamalarında iken bilinç altı devreye girdi. Çünkü küresel bilinçüstü istikrarsızlaşmaya ve yeni bir değişime doğru ilerledi. Ülkemiz bu bilinçüstüne tepki olarak bilinçaltına başvurdu. O da cumhuriyet öncesi ülkemizin tecrübeli olduğu yönetimsel ve inançları idi. Ülkemiz, küresel olarak bilinçüstünün karışması karşısında eski bilinçaltındaki baskılanan özelliklerini öne çıkarma ihtiyacı içine girdi. Cumhuriyetin ilk yıllarından günümüze baskı ve engelleme ile bilinçaltına atılan özellikleri küresel krizler ve istikrarsızlıklar ile ilk başvurulan bir savunma mekanizması olarak refleksel olarak ortaya çıktını söyleyebiliriz. 

Sonuç : Bireylerin ve toplumların bilinçaltına başvurma ihtiyacı ortamdaki ve küresel krizler nedeniyledir. Ortamdaki sorunlar azaldığında ve küresel istikrarsızlık sonra ermeye başladığında birey ve toplum tekrar bilinç aşamasına dönecek ve bilinçüstü ile bağlantısını ilerletmeye çalışacaktır.    

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Çağdaş Felsefe, " Bir Filozofun El Kitabı" adlı kitabımın imza gününe ait sunum.

" Bir Filozofun El Kitabı " adlı kitabımın imza günü heyecanlı, keyifli ve çoşkulu geçti. Etkinliğe katılan arkadaşım ve dostlarım...