17 Mayıs 2020 Pazar

Kurumlarının Ruhu

Özel ve resmi kurumlar cumhuriyet ve demokrasinin vazgeçilmez oluşumlarıdır. Sistemin işleyişi ve devamı için olması zorunlu koşullardır.

Fiziksel olarak binalarda onların temsilini görmekteyiz. Eğitim kurumları denilince okul binaları zihnimizde canlanmaktadır.

Küresel salgın zihnimizdeki bu kurumların fiziksel temsillerine nasıl bir etkide bulunacaktır.

Cumhuriyetin ilk yılları ile başlayan okul inşa temelinde kurumun kalıcı olması koşulu olan standart oluşturma ve ülke geneline yayma planı bulunmaktaydı. Öyle de oldu tüm ülkedeki okul fiziksel standardı oluşturuldu. Basit, yalın ve kullanılışlı olma amacında. İlk zamanlar ilkokul birinci sınıfta olan öğrenciler aynı öğretmenleriyle ilkokul son sınıfa kadar öğreten öğrenen ilişkisi içindeydi. Bunun en temel nedeni öğretmen azlığı ve sistemin oturması için az hareketlilik esasıydı.

Modern ilkokul ve orta öğretim okullarında genel olan öğrenciler okul hayatlarında bir çok öğretmenden öğretim almakta olup öğretmenliğin artık bir kişilik değil bilgi merkezi olmasına yol açmıştır. Öğretmenlerin bir çok yer değiştirme durumu onları kişilik oluşumundan bilgi kaynağı konumuna yöneltmiştir.

Küresel salgın günlerinde eğitim kurumlarının hem fiziksel hemde öğrenmenin bilgi kaynağı değişmek zorunda kalmıştır. Eğitim kurumlarının fiziksel hali (okul binaları) ve birebir öğretim veren bilgi kaynakları (öğretmenler) zihinlerde yerlerini korusalar da sanal ortamda belli sayıdaki bilgi kaynağı öğrencilerin geneline bilgi sunmaktadır. Öğrencilerin zihinleri ulaşırken, bedenlerin hareketi kurumların ruhuna ulaşamamaktadır. " Gitmek" eylemi yerini " Saatinde öğrenmeye hazır olmak " eylemine dönüşmüştür.

Temel toplumsal kurum olarak eğitim kurumlarından başlanmasının nedeni insanlığın sahip olduğu tüm kültürel ve medeniyet unsurlarının yeni nesillere aktarılması gibi önemli bir işlevinden dolayıdır.

Sağlık ve dengi yönetim kurumlarının çalışma esasları ve şekilleri her ülkenin kendine özgü yasaları ile belirlenmiştir. Sağlık çalışanları hem bedensel hemde ruhsal olarak kurumlarında bulunmaktadırlar.

Sağlık kurumlarının ruhu çalışanlarıyla birlikte yeryüzündeki haber bekleyen tüm bilinçlerde dolaşmakta ve varlığını hissettirmektedir.

İnsanın oluşturduğu her eserde, inşa ettiği her temelde onun ruhunun yansıması vardır.

Kurumların fiziksel halinin inşası ve kurulduğu günden bu güne değin çalışmış insanların ruhları bulunmaktadır, her kurumun gelişmesindeki katkılarının yansıması şeklinde.

Kurumların ruhunda bireysel duygu hallerini temsil niteliğinden toplum ortak vefa duygusuna geçiş vardır.                                                                                                                                              

Toplumsal vefa duygusu tür içgüdüsünden gelmektedir ve her tür olmaya aday canlının 
genetiğinde aktif olmaya hazır olarak bulunmaktadır. 

Kurumların ruhunda toplumsal vefa duygusuna sağduyu ve onun ortaklı eşlik eder.

Şimdi ev denen aile kurumuna sığındık, küresel salgın tehlikesine karşı. Aile olmamış bireyleri de taşımakta ev kurumları. İnsanın temel ve başlangıç kurumunda bulunmaktayız şu an. Yüzyıllar öncesi dönemde mağaradan ilk yaptığımız basit kulübelerimize geçer gibi haldeyiz. Bizlerin güvenliği olan ev duvarlarının içinde bulunmaktayız. O dış duvar zarımızın içinde dış dünyadan gelebilecek tehlikelere karşı korunma amacındayız tıpkı ilk hücrenin dış zarını oluşturma aşaması gibi. Ev kurumunun ruhu bizlerden gelmekte.

Bireysel kurumların temeli ve başlangıcında birey ve aile ile onun korunması amacıyla oluşturulan ev bulunmaktadır. 

Bireyin ve ailenin temel kurumu, merkezi, dış dünyadan onu özel kılan evidir.

Bireyler enerjiyi içinde taşıyan madde halindedirler. Hareket etme, ilişkiler, madde ve enerji üzerine etki haline geçişler enerji formunda olduğu halleridir. Maddeye etki etme şekil verme yani kurum (fiziksel bina) oluşturma hali enerjiyi dondurma davranışıdır. Kurumlar enerjinin donmuş örnekleridir. Kurumların amacı vardır. Ortaya çıkışı ve devamı için oluşturulurlar. Kurumların içindeki insan amaç ve hareketleri o kurumun ruhunu oluşturur. Eğer bir kurum amacını tamamlamış ve kullanılmamaya başladığında artık ruhunu da kaybeder. O ruh sadece bilgi olarak insan hafızasında ve yazdığı kayıtlarda kalır tarih olur. İnsanlık tarihi de biz insanlığın ruhunu yansıtır. Canlılık ruhu evrene etkisinde ortaya çıkar. Madde ve enerjiye etkilerinde oluşur. Diğer canlılarla etkileşiminde, iletişiminde gelişir. Canlı ister dna'sındaki yazılanı yaşasın isterse de o yeni etkilerde bulunsun tüm hareketi ruhunu yansıtır. Canlı ruhu madde ile enerji etkileşiminden doğması nedeniyle bir canlının ölmesi halinde onun ruhu büyük enerji akışına katılır bedeni parçalanırken. Her ruhsal hareket evrence kayıt edilir. Nereye kaydedildiğini bilemeyiz. Bir atoma olabilir. Bir atom altı sicime de olabilir. Kaydedilen bilgi her zaman tekrar ortaya çıkma olasılığı bulunmaktadır. Tekrar ortaya çıkan canlının bu ruhu iyi ve kötü olarak değerlendirilmez. Akış ve ilerlemedeki yeri ve etkisi üzerine durulabilir anca bize göre bu devasa evrende.

Bu teorimizin ışığında her canlının ruhu özelleşmiş enerji biçimidir. Her kurumun ruhu onun ortaya çıkış amacında ve kullanılma sürecinde oluşur.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder